Diyarbakır’da 8 yaşındaki Narin Güran’ın cansız bedeninin bulunmasının ardından ortaya çıkan gelişmeler, olayın aydınlatılması açısından önemli bir dönüm noktası oldu. Narin’in boğularak öldürüldüğü, Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan incelemelerde belirlenmişti. Ancak, yeni açıklanan Histopatoloji raporu, olayın detaylarına ışık tutacak önemli veriler sunuyor.
Histopatoloji Raporunda Kanama Bulguları
Histopatoloji raporuna göre, Narin’in boyun bölgesinde önemli bir kanama tespit edildi. Raporda, boyun ön kas gruplarında eritrosit benzeri alanların bulunduğu belirtiliyor. Bu bulgu, Narin’in boğularak öldürüldüğünü doğrulayan önemli bir işaret olarak değerlendiriliyor. Adli Tıp ve Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Sadık Toprak, Narin’in boğularak öldürüldüğünü ve muhtemelen elle boğulma vakası olduğunu ifade etti. Toprak, çocuk cinayetlerinde genellikle katilin ellerini kullandığını belirtti ve bu tür bir olayda fiziksel güç kullanımı olasılığının yüksek olduğunu vurguladı.
Olası Cinayet Yeri ve Kanıtlar
Narin’in cansız bedeni üzerinde yapılan 91 ayrı bulgu, İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından detaylı bir şekilde inceleniyor. İlk bulgular, cinayetin bir araç içinde işlenmiş olabileceğini gösteriyor. Narin’in DNA’larının amcası Salim’in araç direksiyonunda ve koltukta bulunması, cinayetin araç içinde gerçekleştiği ihtimalini güçlendiriyor. Ayrıca, bazı veriler Narin’in hemen araç yakınında öldürülüp sonrasında battaniyeye sarılarak araca konulduğunu da öne sürüyor.
Narin’in Ölümüne Neden Olan Faktörler
Yetkililer, Narin’in öldürülme nedenine dair çalışmalarını sürdürüyor. Özellikle Narin’in amcası Salim Güran ile yengesi Hediye Güran’ın ilişkisine dair iddialar, cinayetin arka planını anlamak açısından önemli bir ipucu olarak değerlendiriliyor. Narin’in bu ilişkileri babasına anlatma ihtimalinin, cinayetin bir motivasyon kaynağı olabileceği düşünülüyor. Yetkililer, Narin’in ne gördüğünü ve olayın detaylarını aydınlatmak için araştırmalarını derinleştiriyor.
Narin Güran’ın ölümü, toplumsal duyarlılığı artıran ve adalet arayışını körükleyen bir olay olarak hafızalarda kalacak. Olayın tüm yönleriyle aydınlatılması, hem adli süreçler hem de toplumsal bilinç açısından kritik öneme sahip.